Tadı olmaz

Hacı Hasan Hoca (k.s) ,toplum için yetişmiş tecrübeli insanlara olan ihtiyaca dikkat çeker.

Bir insanın ilimde sanatta bir şeyler öğrenmesinin onun tamamı ile olgunlaştığı anlamına gelmediğini dile getirirdi.


Kendine ve topluma daha faydalı olabilmesi için daha çok yetişerek zamanla tecrübeli bir hale geldiği takdirde çevresine büyük yararı dokunacağına ifade ederdi.

Aksi halde ondan pek fazla bir şey beklenmeyeceğini şöyle anlatırdı:


-Ham birden ermez erse de tadı olmaz.
Yıllarca çalışarak ilim ve hikmet sahasında yetişerek tecrübeli olmanın kazandırdığı yeteneği yüce mevkii Hoca Efendi (k.s) şu temsili hikayecikle açıklamaya çalışırdı:


-Şaplı çarıkla iskarpin kavgaya tutuşurlar, şaplı çarık iskarpine;

-ben niçin kapının eşiğine bir kenara bırakılıveriyorum da sen silinip baş köşeye güzelce ayakkabılığa konuyorsun.

Aramızda sanki ne fark var? der.
İskarpinde;


-Ben bu itibarlı hale gelinceye kadar neler çektiğimi bir bilsen,böyle çıkışıp durmazsın!O tabakhanede ne kadar kaldım.


kunduracı dükkanında yediğim çekiçler hayli çoktu.Birde çiviler dikişlerden sonra buraya gelip de o kıskandığın yere konmama bundan sonra seninde razı olman gerekir,der.



Çarıkta bunları öğrendikten sonra kendisinin haksız sarf ettiği sözlerden utanır.
Demek ki insanın yetişmesi kemale ermesi kolay olmuyor.