Uluborlevi İslami forumu
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Uluborlevi İslami forumu

Uluborlevi İslami forumuna hoş geldiniz...
 
AnasayfaGaleriLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap
Arama
 
 

Sonuç :
 
Rechercher çıkıntı araştırma
En son konular
» motorda fren
ZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_icon_minitimeSalı Haz. 07, 2016 9:02 pm tarafından zxzx

» bacağa bıçak sokmak
ZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_icon_minitimeC.tesi Ara. 12, 2015 1:54 pm tarafından zxzx

» demire tekme
ZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_icon_minitimeC.tesi Ocak 31, 2015 10:07 pm tarafından zxzx

» Bacağa balta vuruşu
ZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_icon_minitimePtsi Eyl. 22, 2014 9:19 am tarafından zxzx

» Motosiklette ölüm freni
ZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_icon_minitimePerş. Mart 06, 2014 7:17 pm tarafından zxzx

» Şeytanın Allah'tan On Talebi
ZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_icon_minitimePerş. Mayıs 06, 2010 5:05 pm tarafından zxzx

» özgür irademiz yoktur
ZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_icon_minitimeÇarş. Mayıs 05, 2010 10:07 pm tarafından zxzx

» ŞAFİİ MEZHEHBi 2
ZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_icon_minitimePerş. Mart 19, 2009 5:12 pm tarafından hizmetysf

» ŞAFİİ MEZHEHBi 1
ZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_icon_minitimePerş. Mart 19, 2009 5:11 pm tarafından hizmetysf

Galeri
ZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 Empty
Tarıyıcı
 Kapı
 Indeks
 Üye Listesi
 Profil
 SSS
 Arama
Sosyal yer imi
Sosyal yer imi reddit      

Sosyal bookmarking sitesinde Uluborlevi Hasan Hoca Hz forumu adresi saklayın ve paylaşın

Sosyal bookmarking sitesinde Uluborlevi İslami forumu adresi saklayın ve paylaşın
En iyi yollayıcılar
hizmetysf
ZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_vote_lcapZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_voting_barZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_vote_rcap 
Admin
ZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_vote_lcapZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_voting_barZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_vote_rcap 
zxzx
ZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_vote_lcapZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_voting_barZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_vote_rcap 
nakdeyn
ZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_vote_lcapZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_voting_barZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_vote_rcap 

 

 ZEYD BİN SÂBİT (r.a) 1

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
hizmetysf




Mesaj Sayısı : 443
Kayıt tarihi : 04/02/09

ZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 Empty
MesajKonu: ZEYD BİN SÂBİT (r.a) 1   ZEYD BİN SÂBİT  (r.a) 1 I_icon_minitimeC.tesi Mart 07, 2009 10:11 pm

Sevgili Peygamberimiz, Medîne’ye hicret ettikleri zaman, Müslümanlar, akın akın gelip bîat ediyorlardı. Bunlar arasında bir de, küçük çocuk vardı. Gözleri ışıl ışıl parıldıyordu. Peygamber efendimiz onun başını okşadılar. Bu sırada oradakilerden biri, Resûlullaha dedi ki:

- Yâ Resûlallah! Bu çocuk, Neccaroğullarına mensuptur. Size indirilen, Kur’an-ı kerim âyetlerini ezberlemiştir.

Bunun üzerine, Peygamber efendimiz tebessüm ederek, çocuğa sordular:

- Senin adın ne, yavrum?

- Zeyd, efendim... Sâbit’in oğlu Zeyd.

- Ne kadar âyet ezberledin bakalım!

- 17 sûre, efendim.

- Bizlere, biraz okur musun?

- Peki efendim.

Kâf sûresini okudu

Bundan sonra, Zeyd, Eûzü-Besmele çekerek, şu meâldeki âyet-i kerimeleri okumaya basladı: (Gökten bereketli bir su indirdik de; onunla bahçeler, biçilecek taneler [buğdaylar] meydana getirdik. Ve tomurcukları, birbiri üzerine sıralanmış, uzun boylu hurma ağaçları yetiştirdik ki, kullarımız için, yiyecek rızık olarak yaratılmışlardır. Biz onunla, ölü bir memlekete can verdik. İşte kabirden çıkış da, böyledir.) [Kâf 9-11] Okuması bitince; sevgili Peygamberimiz pek memnun kaldılar.

Küçük Zeyd’in zekâ ve kabiliyeti karşısında buyurdular ki:

- Sen artık, Yahûdilerin dilini de öğrenmeye çalışmalısın! Çünkü biz mektuplarımızı, Yahûdilere emniyet edemeyiz.

Gerçekten, o zamana kadar, yabancılarla olan yazışmalarda tercümanlığı, ekseriya Yahûdiler yapıyordu. Onların arasında, yabancı dil bilenler fazlaydı. Bu sebeple Peygamber efendimiz, Müslümanların yabancı dil öğrenmesini teşvik ediyorlardı.

Vahiy kâtibi oldu

Sâbit’in küçük oğlu, çok kısa zamanda İbranîceyi, yâni Yahûdi dilini öğrendi. Hem okuyor, hem de mükemmel yazabiliyordu. Daha sonra, Süryanîceyi de öğrendi.

Onun bu çalışkanlığı ve zekâsı, kendisine çok şerefli bir görev kazandırdı. Allahü teâlânın Resûlünün kâtipleri arasına katıldı. Artık Peygamber efendimize gelen giden mektupları, o tercüme ediyordu.

Bir müddet sonra, Vahiy kâtipliği şerefine de erişti. Peygamber efendimize vahiy olunan Allahü teâlânın kelâmını da yazmaya başladı ve vahiy kâtiplerinin en meşhuru oldu.

Hz. Zeyd’in yaşı büyüdükçe; ilmi de, vazifeleri de büyüyordu. Artık Kur’an-ı kerimi tamamen ezberlemişti. Ayrıca, fıkıh üzerinde çok ilerledi. Savaşlara da katılıyordu. İlmiyle olduğu kadar, kılıcıyla da; din düşmanlarına karşı savaşıyordu.

Bir gün sevgili Peygamberimiz, Eshâbıyla oturuyorlardı. O sırada vahiy geldi. Derin bir vecd içinde kaldılar. Ayaklarının biri, Hz. Zeyd’in ayağı üzerine geldi. Mübârek ayağı o kadar ağırlaşmıştı ki, vahiy kâtibi kendi ayağını eziliyor zannetti. Az sonra bu hâlleri geçince, "Yaz, Zeyd" buyurdular ve mücâhidler hakkında indirilen şu âyet-i kerimeyi söylediler:

(Müminlerin; evlerinde oturanları ile, cihâda çıkanları, eşit değildirler.)

Mücâhidlerin şânı büyüktür

Hz. Zeyd yazıyordu. Cenâb-ı Hakkin bu mübârek kelâmını işiten, Ümmü Mektum’un oğlu Abdullah çok üzüldü. Çünkü, kendisinin gözleri görmüyordu. Ayağa kalkarak sordu:

- Yâ Resûlallah! Evet, mücâhidlerin şânı, böyle büyüktür. Lâkin bizim gibi, cihâda çıkmaya gücü yetmeyenler ne yapacak?

Tekrar vahiy inmeye başladı. Çünkü Peygamber efendimizin mübârek vücudu ağırlaşmıştı. O hâlleri geçince, tekrar Hz. Zeyd’e, "Yaz" buyurarak, biraz önce yazdığı âyet-i kerimenin devamını yazdırdılar:

(Mâzereti, özrü, engeli, sakatlığı olanlar hâriç... Bunlar dışında; savaşa çıkan ve çıkmayanlar, şüphesiz eşit değillerdir.)

Ümmü Mektum’un oğlu ve onun gibiler, bu habere derecesiz memnun oldular.

Uhud savaşında sevgili Peygamberimiz Zeyd bin Sâbit’i, Sa’d bin Rebî hazretlerini aramaya göndererek buyurdular ki:

- Şâyet bulursan, selâmımı söyle ve kendisini, nasıl hissettiğini sor!

Savaş meydanını dolaşan Hz. Zeyd, henüz 14-15 yaşlarındaydı. Aradığı zatı, kâfir ölüleri ve İslâm şehitleri arasında buldu. O da son nefesini vermek üzereydi. Yanına yaklaşıp dedi ki:

- Ey Sa’d! Resûl-i Ekremin sana selâmları var. Kendini nasıl hissettiğini soruyor.

Hz. Sa’d, o anda bile tebessüm ederek şöyle cevap verdi:

- Sen de, Peygamber efendimize, benim selâmımı arz et! Ben şu anda, Cennet kokularını duyuyorum. Medîneli Müslümanlara da şöyle ki, tek kişi kalsalar bile; Peygamber efendimize hizmette, kusur etmesinler. Yoksa özürleri, kabûl olunmaz.

Bunları söyledikten sonra ruhunu teslim etti. Birkaç yıl sonra Hz. Zeyd, bu büyük şehidin kızkardeşiyle evlendi.

Beraber yiyelim!

Hz. Zeyd, çoğu zaman sevgili Peygamberimizle beraber oluyorlardı. Bir seher vakti, erkenden Resûlullahın huzûruna geldi. Peygamber efendimiz birkaç hurma yiyorlardı... Selâmdan sonra, buyurdular ki:

- Gel, beraber yiyelim!

- Yâ Resûlallah! Ben, oruca niyetlenmek istiyorum.

- Ben de niyetleneceğim.

Beraberce, hurmayla sahur yaptılar. Sonra da, sabah namazına çıktılar.

Günler, ne de çabuk geçiyordu. İki cihân güneşi, bu dünyaya saadet ışıklarını saçtıktan sonra; âhirete teşrif ettiler. Artık Müslümanlar için tek teselli kaynağı, Peygamberimizin emirlerini yerine getirmekti. Çünkü O, Allahın emirlerini bildiren; en son ve en büyük Peygamber idi.

Fakat bu vefât üzerine, bütün kâfirler, dinsizler, müşrikler ümide düştüler! Hepsi birden, İslâma saldırmaya başladılar. Müslümanlar da, olanca güçleriyle karşı koyuyorlardı. İlk halîfe Hz. Ebû Bekir etrafında, bir hilâl gibi çepeçevre kenetlendiler.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
ZEYD BİN SÂBİT (r.a) 1
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» ZEYD BİN SÂBİT (r.a) 2
» SÂBİT BİN KAYS (r.a)
» HASSAN BİN SABİT (r.a)
» ÂSIM BİN SÂBİT (r.a)
» HZ. SAİD BİN ZEYD (r.a)

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Uluborlevi İslami forumu :: İSLAMİ KONULAR :: Sahabeler-
Buraya geçin: